top of page

Yazılım Geliştirmede Yerelleştirme Püf Noktları

Yazarın fotoğrafı: Ensar DumanEnsar Duman

Zaman Dilimleriyle Kişisel Bir Deneyim

Kariyerimin ilk yıllarında, Türkiye iki farklı zaman dilimi kullanıyordu: yaz saati uygulaması ve standart saat. Enerji tasarrufu sağlamak amacıyla her yıl ilkbaharda saatler bir saat ileri alınır, sonbaharda ise bir saat geri çekilirdi. Şimdilerde bu uygulama sona ermiş olsa da, o zamanlar şu soruya takılmıştım:


Eğer saatler sabaha karşı 3:00'te bir saat geri alınırsa, saat 2:50'de kaydedilen bir işlem ne olurdu? Zaman değişikliğinden sonra gelecekte gerçekleşmiş gibi mi görünürdü? Veri tabanında tutarsızlıklara neden olmamak için bu işlem nasıl kaydedilmeliydi? O dönemde bu soruya tatmin edici bir yanıt bulamamıştım ve çevremdekiler de ya soruyu anlamamıştı ya da net bir açıklama sunamamıştı.


Neyse ki, sonradan öğrendim ki sunucular zaman damgalarını Evrensel Koordinat Zamanı (UTC) formatında saklıyor. Bu yöntem, zaman dilimi değişikliklerinden kaynaklanan karmaşayı ortadan kaldırıyor ve farklı bölgelerde veri bütünlüğünü sağlıyor.


Yazılım Geliştirmede Yerelleştirme Püf Noktları
Yazılım Geliştirmede Yerelleştirme Püf Noktları

Yazılım Geliştirmede Yerelleştirmenin Önemi

Yerelleştirme, kullanıcıların uygulamalarla tercih ettikleri dil ve formatta etkileşime girebilmelerini sağlayan kritik bir unsurdur. Etkili bir yerelleştirme için metin yönetimi, tarih/saat düzenlemesi ve performans optimizasyonuna odaklanan yapılı bir yaklaşım gereklidir. Aşağıda, ölçeklenebilir ve verimli bir yerelleştirme sistemi geliştirmek için temel unsurlar sıralanmaktadır.


1. Metin Yönetimi

  • Ana metinler istemci tarafında yönetilmelidir, böylece kullanıcı tercihlerine göre dinamik olarak ayarlanabilir.

  • Tercih edilen dil, sunucuda depolanan kullanıcı ayarlarından veya cihazın varsayılan dilinden belirlenmelidir.

  • Kullanıcı belirli bir dili seçtiyse ve bu tercih sunucuda saklanıyorsa, sunucu yanıtlarını bu dile uygun döndürmelidir.

  • Sunucu, aynı yanıtta birden fazla dil içeren veriler göndermemelidir; bu durum veri yükünü artırır ve performansı olumsuz etkiler.


2. Veritabanı & Sunucu Yönetimi

  • Yerelleştirme gerektiren dinamik içerikler (örneğin ürün açıklamaları, blog yazıları) veritabanında çok dilli destek ile saklanmalıdır.

  • Sunucu, yalnızca talep edilen dilde içerik döndürmeli ve gereksiz dil sürümlerini işlememelidir.

  • Dil seçimi istemci tarafından yönetiliyorsa, API istekleri seçili dili içermeli ve sunucu doğru veriyi getirmelidir.


3. Tarih & Saat Yerelleştirme

  • Sunucu tarih ve saat bilgilerini her zaman UTC formatında döndürmelidir.

  • Sunucuya gönderilen tüm tarih ve saat değerleri de UTC’ye çevrilerek gönderilmelidir.

  • Kullanıcının zaman dilimi tercihi sunucuda saklansa bile, API yanıtlarında UTC formatı korunmalıdır. Yerel saate dönüştürme işlemi istemci tarafından yapılmalıdır.

  • Bu yaklaşım, zaman dilimi kaynaklı tutarsızlıkları önler, sistem bütünlüğünü sağlar ve kod karmaşıklığını azaltır.


4. Performans & Maliyet Optimizasyonu

  • Sunucu, yalnızca istenen dilde veri döndürmelidir.

  • Gereksiz yerelleştirme işlemlerini azaltmak için önbellekleme mekanizmaları uygulanmalıdır.

  • Statik çeviriler JSON veya XML gibi yapılandırılmış formatlarda saklanmalı, böylece güncellemeler kolaylaştırılmalıdır.

  • Çeviri gerektiren veriler istemci tarafından ele alınabiliyorsa, gereksiz API çağrılarından kaçınılmalıdır.


5. Ölçeklenebilirlik & Sürdürülebilirlik

  • Yerelleştirme sistemi yeni dillerin kolayca eklenmesini destekleyecek şekilde tasarlanmalıdır.

  • Çeviri dosyaları JSON, XML gibi yapılandırılmış formatlarda saklanmalıdır.

  • Yerelleştirme, yazılım tasarımının başından itibaren düşünülmelidir.


Sonuç

Bu ilkeler takip edildiğinde, yazılımcılar yüksek performanslı, maliyet etkin ve kullanıcı dostu yerelleştirme sistemleri oluşturabilirler. İyi tasarlanmış bir yerelleştirme sistemi, hem kullanıcı deneyimini geliştirir hem de uygulamanın bakımını ve geliştirilmesini kolaylaştırır.

 
 
bottom of page